Türkiye Burada Ortam Kuruyor
Konu Başlıklarımız
Sohbet dinlemek, karşıdaki insan konuşurken susmak, etkili bir iletişimin temel kurallarındandır. Saygının, sevginin, hoş görünün kaynağı, karşıdaki insanı dinlemekten geçer. Onu konuşmaya teşvik etmek için arada bazı sorular sormak önemli sohbet becerileri arasında yer alır. Bu bakımdan sürekli empati yapın ve saygınızı asla bozmayın. Bu şekilde sizin de duygularınız ve diğer insanlarla iletişim kabiliyetiniz gün geçtikçe gelişir.
Kendinize olan güveniniz artarak devam eder. Her zaman konuşan insanı ilgi ile bıkmadan, usanmadan dinlemeye özen gösterin. Mutlaka her insanın bir hayat hikayesi vardır ve bu hikayeler gerçekten değerlidir. Eğer bir insan hiç kimseye anlatmadığı başından geçen bir hikayeyi size anlatıyorsa gerçekten size değer veriyordur. Bu tür paylaşımlar sayesinde sizlerde yeni şeyler öğrenmiş olursunuz. İnsanları dış görünüşüyle, statüsüyle, işiyle, eşiyle, aşıyla asla yargılamayın. İnsanoğlu gizli bir cevherdir. “Yahu Ben Bu Adamdan Ne Öğrenebilirim ki?” şeklinde negatif düşüncelere kapılmayın.
Belki de sizin hiç bilmediğiniz konuları biliyor veya sizden çok daha fazla yaşam tecrübesi vardır. Dediğimiz gibi insanoğlu bir sırdır, siz sadece görünen kısmını görebilirsiniz, bir de o insanın içinde var olan özü vardır. Bu öz ilk bakışta, ilk karşılaşmada ortaya çıkmaz. O insanı tanıdıkça, onunla sohbet ettikçe, o insanın özüne inebilirsiniz. Bu yüzden hiç kimseyi küçümsemeyin, mutlaka başkalarından öğreneceğimiz yeni şeyler vardır. Çünkü her insan her şeyi bilecek diye bir kaide bulunmamaktadır.
Sohbet esnasında sorular, cevaplar ve dinleme anları ve anlatılanları karşıya yansıtma gibi şeyler birleştiğinde mutlaka yeni arkadaşlıklar kurulur. Bu genel bir kuraldır, yani her sohbetin sonunda yeni bir arkadaşlık doğması beklenemez. Bazı sohbetlerin sonunda gerçek dostluklar ve arkadaşlıklar kurulabilir. Bunlar insanoğlu için değerli kazanımlardır. Her makalemizde dediğimiz gibi, insanoğlu yaşamak için mutlaka birileri ile etkileşim ve iletişime geçme ihtiyacı doğar.
Kendini toplumdan soyutlamış, insanlara karşı burnunu hep dik tutan, hep bir hava-civa, tafra yapan insanlar, başlarına bir şey geldiğinde kendilerine yardım edecek insanları çevresinde bulamazlar. Neden? çünkü insanlara bir şey verip almamışlar, onlarla iletişime geçmemişler, kendi dünyalarına kapanmışlardır. Hiç kimse böbürlenmemeli, benim hiç kimseye ihtiyacım yok dememelidir. Zira insan beşer-şaşar ilkesinden hareket etmek, insanın yaradılış doğasına aykırı bir şey değildir.
Başkalarına faydalı olmak, onlara yardımcı olmak bir çok insanın doğasında olan bir olaydır. Çoğumuz tanımasak da zorda, darda kalmış kişilere yardım etmeyi bir insanlık sayarız.